|
|
|
|
|
|
0 |
Yeni Asır |
|
|
0 |
Yeni Asır |
|
|
0 |
Murat Arabacı |
|
|
0 |
Hürriyet |
|
|
0 |
Yeni Asır |
|
|
0 |
Sabah |
|
|
0 |
Yeni Asır |
|
|
0 |
Yeni Asır |
|
|
0 |
Yeni Asır |
|
|
0 |
Amk |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
26 Ocak 2015 - Yarı Saha |
Hilalden DoÄŸan Altay |
|
Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu çökerken ‘milliyet’ üzerinden yeni bir ulusun inÅŸa edilmesi döneminde milli kimliÄŸin oluÅŸturulması için kullanılan araçlardan biri de futboldu. Ä°zmir’de Türkler tarafından kurulan ikinci takım olan Altay aslında Ä°stanbul’daki Ä°ttihat ve Terakki’nin takımı Altınordu’nun bir benzeriydi.
|
Cumhuriyet’in de kadrosundaydılar
Takımın kurucuları arasında SaracoÄŸlu Şükrü, Åžark Ä°dadisi Müdürü Mustafa Necati Bey, Åžark Ä°dadisi Müdürü Vasıf Bey (Çınar), Baha Esat (Tekand), Ä°zmir Åžark gazetesi sahibi Halit Zeki Bey, Talat (Erboy), Evliyazade Nejat, Raif Nezihi gibi isimler vardı. Bu isimlerden Şükrü SaracoÄŸlu, Cumhuriyet döneminde baÅŸbakan, Mustafa Necati ve Vasıf Çınar milli eÄŸitim bakanlığı Baha Esat Tekand da sanayi bakanı olacaktı. Altay’ın kurucu kadrosu arasında yer alanlar Cumhuriyet’in ilk kadrosunu oluÅŸturan ekipte yer alacaklardı.
Altınordu’nun bir benzeriydi
Ä°ttihat ve Terakki’nin Aydın Vilayeti Katib-i Mesulu (sorumlu sekreter) 1914’te Hilal adıyla kurulan kulübün genç yöneticilerini Ä°ttihat ve Terakki’ye davet edip, yer ayarlayıp para yardımında bulunmuÅŸtu.
Böylece Ä°stanbul’daki Altınordu gibi, Türklüğü hatırlatacak ‘Altay’ ismi ‘Hilal’in yerine geliyordu. Takım ilk dönemde kendinden daha zayıf Yunan takımlarıyla maçlar yapıyordu. Galibiyetle sonuçlanan bu maçlar Altay’ın resmi sitesinden vurgulanan fikre nasıl hizmet ettiÄŸini ortaya koyuyordu: “Altay, Ege’de milliyetçilik bilincinin yerleÅŸmesinde, milli mücadelede, özgürlük savaşında, Cumhuriyet’in kuruluÅŸunda ve sonrasında her zaman önemli rol üstlenmiÅŸtir.”
İşgal büyük darbe vurdu
Ä°zmir 1919’da Yunan kuvvetleri tarafından iÅŸgal edilince Ä°zmir takımları için zor zamanlar baÅŸlamış oldu. Oyuncular çeÅŸitli gerekçelerle takımdan ayrılıp Ä°ttihat ve Terakki gücünü kaybedince desteklediÄŸi futbol kulüpleri dağılmıştı. Ä°ttihat Terakki zamanında gerileyen Rum takımları ise güçlenmeye baÅŸlamış ve Ä°zmir futbolunda söz sahibi olmaya baÅŸlamışlardı. Eski Ä°ttihatçılar bir kısım Altaylı futbolcunun katılımıyla ‘Ä°dman Yurdu’ adı altında yeni bir takım oluÅŸturdular. Eski Altaylı ve Karşıyakalı oyuncuların katılımıyla oluÅŸturulan Ä°dman Yurdu’nun renkleri kırmızı-beyaz idi. Ä°dman Yurdu maçlarını genelde Rum takımları ile oynuyordu.
Tribünde bandonun doğuşu!
Ä°zmir Metropoliti Hrisostomos’un bizzat maçlara gelmesi, oyuncuları takdis etmesi ve amigo gibi tribünleri coÅŸturması üzerine Ä°zmir Valisi Rahmi Bey, maçlara Ä°zmir Müftüsü Cevherizade Ahmet Hamdi Bey ile gelerek karşılık veriyordu. Mehmet Ali Gökaçtı’nın Ä°letiÅŸim Yayınları’ndan çıkan “Bizim için Oyna” Türkiye’de Futbol ve Siyaset adlı kitabında bu dönemle ilgili ÅŸu cümlelere yer veriyordu: “Askeri bandonun marÅŸlar çaldığı ve halkın milli duygularının ateÅŸlendiÄŸi bu maçların, hiç şüphesiz Ä°zmir’deki Türklerde milli bir bilincin oluÅŸturulmasında ve bu bilincin özellikle Rum ve Ermenilerin ötekileÅŸtirilmesi üzerinden uyandırılmasında kayda deÄŸer bir iÅŸlevi olmuÅŸtu.” Son dönemde özellikle EskiÅŸehirspor’la baÅŸlayıp birkaç takımın daha hayata geçirdiÄŸi bando uygulamasının tarihi belki de bugünlere dayanıyordu.
Yalnızca sahada değil
Altay’ın resmi sitesinde kurulan ÅŸu cümlelerin ne anlama geldiÄŸini anlamak için dönüp kulübün tarihine bir kez daha göz atmak faydalı olacak aslında: “Altaylı olmakla, her kuÅŸak için büyük bir övünç kaynağıdır. Gelecek kuÅŸaklar da dedelerinin, babalarının, aÄŸabeylerinin sönmeyen meÅŸalesini taşıyacaktır. Ä°ÅŸte “Büyük ALTAY” sözü, yalnız spor sahalarındaki baÅŸarıdan dolayı deÄŸil, hürriyet kıvılcımını ateÅŸleyen, milliyetçilik ruhunu yaÅŸatan, milliyetçilik bilincini yerleÅŸtiren, milli mücadelede canını ortaya koyan, KurtuluÅŸ Savaşı’nda destanlar yaratan, Cumhuriyet döneminde hizmetten hizmete koÅŸan, Atatürk Devrimleri’ni koruyan, yaÅŸatan evlatlarının eserinden dolayı söylendi.”
|
|
0 yorum 317 tekil okunma |
|
|
|
|
|
Bu habere henüz yorum yapýlmamýþ. |
|
Yorum yazabilmek ve okuyabilmek için üye giriþi yapýnýz. |
|
|
|
|
|
|